T.C. Huzur Mahallesi Muhtarlığı
  ATATÜRK'ÜN DOĞA SEVGİSİ
 
                ATATÜRK'ÜN DOĞA SEVGİSİ PDF Yazdır  
Kurtuluş savaşından sonraki Ankara 30 – 35 bin nüfuslu çorak ve yeşili çok az olan bir Anadolu şehri idi. Mustafa Kemal paşa Çankaya’da oturur ve T.B.M.M çalışmalarının dışındaki vaktinin bir bölümünü Çankaya’daki ofisinde geçirirdi.

Mustafa Kemal paşa bir gün genç ve dinamik bir ziraat mühendisi olan Tahsin Coşkan’ı yanına çağırtır ve “ gel Tahsin seni bir yere götürüp fikrini almak istiyorum” der. Birlikte giderler, paşanın gösterdiği yer; bataklık, sivrisinek salgını ve hayvan leşlerinin olduğu berbat bir arazidir. Atatürk “ Tahsin buraya bütün masrafını cebimden karşılayarak bir orman çiftliği yaptırmak istiyorum” der. Tahsin ise “ paşam buranın ıslahı ya sizin paranızı tüketir yada zamanınızı, neden bu kadar mümbit toprak varken burayı tercih ettiniz” diye sorar. Atatürk cevaben “ ben en zor olanı yapayımda siz arkamdan kolay olanları nasıl olsa yaparsınız” der.

Tahsin “ paşam burada hiçbir şey yetişmez, pek uğraşmayın” der. Ama dinleyen kim ki? Atatürk “ Tahsin buraya ziraatçıları getir ve inceleyin sonuçta bana burası ile ilgili resmi bir rapor getirin” der. Bir süre sonra Tahsin Coşkan mutlu ve gururlu olarak, üzerinde “burada hiçbir şey yetişmez” yazılı, altında da görevli ziraatçıların imzası bulunan raporu Atatürk’e verir.

Atatürk tebessüm ederek, raporun yanına “ burası vatan toprağıdır, kaderine terk edilemez” diye yazar. Atatürk orman çiftliğini uzun uğraşlardan sonra tamamlar. 25 Mayıs 1933’de trenlerle, otobüslerle Ankaralıları yaptırdığı bu çiftliğe davet eder.

Ankaralılar bu çiftlikte; yüzme ve çeşitli sporlar ile piknik yaparak eğlenirler. Daha sonra Mustafa Kemal paşa Atatürk orman çiftliğine birde fabrika yaptırır. Hiçbir zaman buradan gelir olarak para ve kar almamıştır. Arkadaşı Nebizade’nin bu çiftliği nasıl yaptınız paşam diye sorduğunda, Çankaya’dan tebdili kıyafetle kaçıp buradaki köye geldiğini, köylülerle görüşüp fikir aldıktan sonra verdikleri bir testiyi kurak toprağa su dolu olarak gömdüğünü, iki gün sonra testiyi çıkardığında su olmadığını gördüğünü, toprağın suyu emdiğini anladığını ve köylülerinde olurunu alarak kararını verdiğini anlatır.

 Projesine karşı çıkan ziraatçı Tahsin Coşkan’ıda Atatürk Orman Çiftliğine müdür tayin eder. Atatürk’ün Tahsin Coşkan’a dediği gibi biz işlerin kolayını acaba yapabiliyor muyuz?

Günümüzde; kaçak bina yapmak maksadıyla ormanlarımızı yakanlar, ısınmak bahanesiyle ağaçlarımızı kesenler, yeşili ve doğayı kirletenler ve başka bir Türkiye daha olmadığını henüz anlayamamış ve/veya kavrayamamış olanlar umarım bu hikayeden ders alırlar.

                                                                                        Dr. Bekir APAK

 

                                                                                  (Tarih Dr. - E. Kur. Alb.)

                                                                                 HUZUR MAH. MUHTARI

 
  Bugün 1 ziyaretçi (1 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol